DÖVÜŞ KULÜBÜ/ CHUK PALAHNİUK
DÖVÜŞ KULÜBÜ en çok beğendiğim filmdir.Film bir kaosu ve modern insanın açmazını ironik bir dille anlatıyor.Filmi izledikten sonra ‘modern dünya’da yaşayan ve kıvranan bir insan parçacığı olarak şöyle diyorsunuz; “işte söylemek istediğim ve yaşadığımız şey tam olarak bu…”
Filmin kitabı türkçeye de çevrilmiş.İşte kitaptan bazı can alıcı alıntılar…
DÖVÜŞ KULÜBÜ en çok beğendiğim filmdir.Film bir kaosu ve modern insanın açmazını ironik bir dille anlatıyor.Filmi izledikten sonra ‘modern dünya’da yaşayan ve kıvranan bir insan parçacığı olarak şöyle diyorsunuz; “işte söylemek istediğim ve yaşadığımız şey tam olarak bu…”
Filmin kitabı türkçeye de çevrilmiş.İşte kitaptan bazı can alıcı alıntılar…
“BANA BÜTÜN GÜCÜNLE VUR!!!”
Mobilya satın alırsınız।Kendinize dersiniz ki, bu hayatım boyunca ihtiyaç duyacağım son kanepe।
Kanepeyi alırsınız ve sonraki birkaç yıl boyunca, hangi işiniz ters giderse gitsin, en azından kanepe sorununuzu çözmüş olduğunuzu bilirsiniz. Sonra o güzel yuvanızda kısılıp kalırsınız.
Bir zamanlar sahip olduğunuz şeyler artık sizin sahibiniz olur.
***
İŞTE KAOS
TYLER (PRAD PİTT) Bu sahnede aşağıdaki konuşmayı yapıyor;
Bizim kuşağımız büyük bir savaş görmedi, büyük bir buhran yaşamadı, ama bizim de bir savaşımız var।
Büyük bir ruhani savaş bu. Kültüre karşı büyük bir devrim hazırlıyoruz.
Büyük bir buhran bizim hayatlarımız. Biz ruhani bir buhran geçiriyoruz.
***
Bize dünyanın bokundan ve pisliğinden başka bir şey bırakmadılar.
Kuşlarla geyikler gereksiz lükslerdir ve bütün balıklar su yüzüne vurmalıdır।
Louvre müzesi'ni yakmak istiyordum.
Elgin mermerleri'ni balyozla parçalamak, Mona Lisa'yla kıçımı silmek istiyordum. Bu dünya benim dünyam artık.
Bu dünya benim dünyam, benim dünyam. o eski insanlar öldüler.
"Dünyadan tarihi söküp atmak istiyorduk."
"Geri dönüştürme, sürat limitleri, hepsi palavra,” dedi Tyler. “Ölüm döşeğinde sigarayı bırakmaya benziyor bunlar.”
Dünyayı kurtaracak bir şey varsa, o da kargaşa projesi olacaktı. Kültürel bir buzul çağı. Vaktinden önce boşaltılmış bir karanlık çağı. Vaktinden önce başlatılmış bir karanlık çağ. Kargaşa projesi sayesinde insanlık, dünyanın kendini toparlamasına yetecek bir süre boyunca eylemsizliğe mahkum olacaktı.
-Anarşiyi haklı çıkarıyorsun. ona anlam kazandırıyorsun.
Dövüş kulübünün memurlar ve kuryeler için yaptığını kargaşa projesi medeniyet için yapacaktı. dünyayı daha iyi bir yere çevirebilmek için medeniyeti altüst edecekti.
* * *
Ağzınızda bir silah varken ve silahın namlusu dişlerinizin arasındayken ancak sesli harflerle konuşabilirsiniz.
***
Hiçbir zaman tamamlanmış olmayayım, ne olur.
Hiçbir zaman halimden memnun olmayayım.
Hiçbir zaman kusursuz olmayayım.
Kurtar beni, Tyler, kusursuz ve tamamlanmış olmaktan kurtar.
***
Çünkü ancak kendimi mahvederek ruhumun gerçek gücünü keşfedebilirim.
***
Belki de kendimizi daha iyi bir şeye dönüştürmek için her şeyi kırıp dökmemiz gerekiyor.
***
Dövüş bittiğinde hiçbir şey çözülmemişti, ama hiçbir şeyin önemi yoktu.
***
Bu senin hayatın ve anbean sona eriyor.
***
Her akşam ölüyor ve her sabah doğuyordum.
***
Tyler bana bir garsonluk işi buluyor, sonra ağzıma bir silah sokmuş ve diyor ki,
sonsuza kadar yaşamak istiyorsan, ilk adım olarak ölmek zorundasın.
***
Bu yükseklikte etraf o kadar sessiz ki, insan kendini o uzay maymunlarından biri sanıyor.
Sana öğrettikleri küçük görevi yerine getiriyorsun.
Bir kolu çek.
Bir düğmeye bas.
Neyi neden yaptığını bilmiyor, sonra da ölüp gidiyorsun.
***
İnsan sevdiklerini öldürür diye bir söz vardır ya; aslında bakın, insanı öldüren de hep sevdiğidir.
***
O sarmalayıcı karanlıkta, başka birinin kolları arasına hapsolmuşken, hayatta elde edebileceğiniz her şeyin sonunda çöpe gideceğini anladığınız zaman ağlamak çok kolaydır.
***
Sevdiğiniz herkesin size sırt çevireceğini ya da öleceğini fark ettiğiniz zaman ağlamak kolaydır.
.........
Chuck Palahniuk/ Ayrıntı Yayınları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder